• slayt
Dinimize ve Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırıyı kınıyoruz!

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI SAYIN PROF.DR.ALİ ERBAŞ’A ve DOLAYISIYLA DİNİMİZE YAPILAN SALDIRIYA SESSİZ KALAMAYIZ..!

 

    Bütün dünya ile birlikte koronavirüs salgını ile mücadele ettiğimiz, camilerimizin kapalı olduğu, Cuma namazlarının bile kılınamadığı bir dönemde idrak ettiğimiz Ramazan ayının ilk Cuma gününde, 24 Nisan 2020 tarihinde, TBMM’nin açılışının 100. yılına atıfta bulunarak okuduğu “Ramazan: Sabır ve İrade Eğitimidir” konulu Cuma hutbesine karşı başta Ankara ve İzmir Baro başkanlıkları ve sözde İnsan Hakları Derneği (İHD), olmak üzere bir kısım çevreler tarafından kin ve nefret içeren açıklamalarda bulunulmakla “Yüce dinimiz İslam’a ve kâhir ekseriyeti Müslüman olan halkımızın dini inançlarına” saldırıda bulunulmuştur. Bu durum karşısında TÜRKİYE SAĞLIK STK’LARI PLATFORMU (TÜSEP) olarak sessiz kalmamız ve tepki vermememiz söz konusu olamaz. Bu nedenle cehâlet kokan bu bedbaht bildiriyi kabul etmiyor ve bunu yayınlayanları ESEFLE KINIYORUZ !!!  

 

Sayın Diyanet İşleri Başkanının konuşmasını bahane ederek ortada nefret suçu olduğunu iddia eden ve bu bildiriye imza atanlar bilmelidir ki ortada bir nefret suçu olmadığı gibi bütün insanlığa hayrı, iyiliği, güzelliği emreden Allah’ın yeryüzüne gönderdiği en son ve en doğru kitap olan Kur’an’ın hükümlerine dogma diyecek kadar ileri giderek İslam Dinine ve Müslümanların kutsallarına hakaret etmekle Anayasamızın 24. maddesini ihlal ederek kendileri suç işlemektedirler. Böyle bir bildiriye imza atanların, hukukun üstünlüğünü ve adaleti savunması gereken avukatları da asla temsil etmemesi gerektiğine inanıyoruz. Mezkûr baroların, özellikle Ankara Barosunun basın açıklaması; akıl, ilim, ahlak, biyolojik ve sosyal gerçeklikler, milli ve manevi değerlerimiz ve onların en çok savunmaları gereken evrensel hukuk ilkeleri, anayasa ve yasalarla asla bağdaşmamaktadır. Her türlü şiddete, istismara, ahlaksızlığa ve sapkınlığa karşı ailenin, çocukların ve gençliğin korunması evrensel hukukun, uluslararası anlaşmaların ve Anayasamızın gereği iken, toplumumuzun temeli olan ailenin ve gençliğin geleceğini dinamitleyen, cinsel sapıklıklara (eşcinsel ilişkiye), gayrı meşru ilişkilere, zinaya, uyuşturucuya sahip çıkan bu akıl tutulması basın açıklamasının hangi mantık ile yazıldığının anlaşılması mümkün değildir. Ayrıca bu bildiri ile sapkın ve gayrimeşru yaşam biçimi cesaretlendirilerek teşvik edilmek istenmektedir.  

 

Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ali ERBAŞ; sembolik olarak Hacı Bayram Camiinde irat ettiği Cuma hutbesinde ifa ettiği görevi tam da yapılması gerektiği gibi yapmış, bu ayın kötü alışkanlıklardan kurtulma vesilesi yapılmasını önererek; bu konuda Kur’an da yer alan Allah’ın emirlerini hatırlatarak, tıbben de doğru olduğu gibi sigaranın, içkinin, uyuşturucu maddelerin zararlarından bahsetmiş, lûtîliğin (eşcinsel ilişkinin) ve gayrimeşru ilişkinin  (zinanın) sakıncalarına dikkat çekmiştir. Sn. Diyanet İşleri Başkanımızın kötü alışkanlıklardan uzaklaşılması çağrısı; alışkanlık sahiplerini aşağılamak olmadığı gibi, düşmanlık hiç değildir. Aksine bu alışkanlık sahiplerine insan olarak değer verildiği için, o alışkanlık sahiplerinin bu kötü alışkanlıklardan kurtulması için bir çaba, bir uyarı niteliğinde olup bu alışkanlıkların devam ettirilmemesi ve yaygınlaştırılmaması için tavsiye niteliğindedir. Üstlendiği görevi gereği toplumumuzu ve bütün insanlığı bu kötülüklere karşı uyaran, hukuka, ahlaka ve tıbben insanın doğasına uygun davranışları tavsiye eden Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof. Dr. Ali Erbaş’ı söz konusu açıklamalarından dolayı kutluyor, her zaman yanında olduğumuzu kamuoyuna saygı ile ilan ediyoruz.  

 

28.04.2020 / TÜSEP / İSTANBUL




Okunma Sayısı: 723


3.145.15.205








DİĞER HABERLER

Sağlık Politikaları ve Sağlığın Geliştirilmesi Derneği

© Copyright 2020  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır.


Top